Risale-i Nur Nedir?

Risale-i Nur Nedir?

Kur’ân’ın hakikatlerini müsbet ilim anlayışına uygun bir tarzda izah ve ispat eden Risale-i Nur Külliyatı, her insan için en mühim mesele olan “Ben neyim? Nereden geliyorum? Nereye gideceğim? Vazifem nedir? Bu mevcudat nereden gelip nereye gidiyorlar? Mahiyet ve hakikatleri nedir?” gibi suallerin cevabını vâzıh ve kat’î bir şekilde, çekici bir üslûp ve güzel bir ifade ile beyan edip ruh ve akılları tenvir ve tatmin ediyor.
 
Yirminci asrın Kur’ân felsefesi olan bu eserler, bir taraftan teknik, fen ve sanat olarak maddiyatı, diğer taraftan iman ve ahlâk olarak maneviyatı câmi’ ve hâvî olacak Türk medeniyetinin, sadece maddiyata dayanan sair medeniyetleri geride bırakacağını da ispat ve ilân etmektedir. […]
 
Risale-i Nur nasıl bir tefsirdir?
 
Tefsir iki kısımdır:

Birisi: Malûm tefsirlerdir ki, Kur’ân’ın ibaresini ve kelime ve cümlelerinin manalarını beyan ve izah ve ispat ederler.

İkinci kısım tefsir ise, Kur’ân’ın imanî olan hakikatlerini kuvvetli hüccetlerle beyan ve ispat ve izah etmektir. Bu kısmın çok ehemmiyeti var. Zâhir malûm tefsirler, bu kısmı bazen mücmel bir tarzda derc ediyorlar; fakat Risale-i Nur, doğrudan doğruya bu ikinci kısmı esas tutmuş, emsalsiz bir tarzda muannid feylesofları da susturan bir manevî tefsirdir.

Risale-i Nur sübjektif nazariye ve mütalâalardan uzak bir şekilde, her asırda milyonlarca insana rehberlik yapan mukaddes kitabımız olan Kur’ân’ın hakikatlerini rasyonel ve objektif bir şekilde izah edip, insaniyetin istifadesine arz edilen bir külliyattır.

Risale-i Nur, Kur’ân ayetlerinin nurlu bir tefsiri. Baştan başa iman ve tevhid hakikatleriyle müberhen. Her sınıf halkın anlayışına göre hazırlanmış. Müsbet ilimlerle mücehhez. Vesveseli şüphecileri ikna ediyor. En avamdan en havassa kadar herkese hitap edip, en muannid feylesofları dahi teslime mecbur ediyor.

Risale-i Nur, nurlu bir külliyat. Yüz otuz eser; büyüklü küçüklü risaleler halinde. Asrın ihtiyaçlarına tam cevap verir. Aklı ve kalbi tatmin eder. Kur’ân-ı Kerîm’in yirminci asırdaki lâfzî değil, manevî tefsiri.

İspat ediyor akla gelen bütün istifhamları, zerreden güneşe kadar iman mertebelerini, vahdaniyet-i İlâhiyeyi, nübüvvetin hakikatini…

İspat ediyor arz ve semavatın tabakatından, melâike ve ruh bahsinden, zamanın hakikatinden, haşir ve ahiretin vukuundan, Cennet ve Cehennemin varlığından, ölümün mahiyet-i asliyesinden ebedî saadet ve şekavetin menbaına kadar. Akla gelen ve gelmeyen bütün imanî meseleleri, en kat’î delillerle aklen, mantıken, ilmen ispat ediyor. Pozitif ilimlerin müşevviki. Riyazî meselelerden daha kat’î delillerle aklı ve kalbi ikna edip, merakları izale eden bir şaheser…

Modül Arama